Ada TV’ye konuk olan Cumhurbaşkanı Uluslararası İlişkiler ve Diplomasi Danışmanı Prof. Dr. Hüseyin Işıksal, Güney Kıbrıs'ın taşınmaz mallarla ilgili son dönemde aldığı tutuklama kararlarını değerlendirdi.

Cumhurbaşkanı Uluslararası İlişkiler ve Diplomasi Danışmanı Hüseyin Işıksal, ADA TV’de katıldığı Aslıhan Ünver’in programında Güney Kıbrıs'ın taşınmaz mallarla ilgili son dönemde aldığı tutuklama kararlarını değerlendirdi. İki devletli çözüm modelinin önemine dikkat çeken Işıksal, federasyon tezine karşı sert açıklamalarda bulundu. Işıksal, “Diyorlar ya, iki devletli çözüm olmasa tutuklamalar da olmayacaktı... Ne alakası var? Tam tersine, Rumlar bizim güçlü siyasetimiz nedeniyle duraksama ve korkutma siyasetine girdiler” dedi. Güney Kıbrıs’ın attığı adımların, Kıbrıs Türk halkına yönelik bakış açısını açıkça ortaya koyduğunu belirten Işıksal, bu tür hukuka aykırı uygulamaların federasyon çözüm modelinde de devam edeceğini vurguladı.
Prof. Işıksal, “Federasyon olsaydı Rumların Kıbrıslı Türklere nasıl yaklaştığı daha net görülürdü. Bu tutuklama kararları, onların zihniyetinin bir göstergesidir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararları, Taşınmaz Mal Komisyonu (TMK) gibi uluslararası tanınırlığı olan mekanizmalar olmasına rağmen Rum tarafı tek taraflı ve hukuksuz uygulamalarını sürdürmektedir” ifadelerini kullandı.

Tarihe de atıfta bulunan Işıksal, “Makarios zamanında başlayan görüşmelerde, Kıbrıslı Türklere bırakın eşitliği, muhtariyet bile vermem demişlerdi. Aynı zihniyet bugün de devam ediyor. Egemenliğimizi kaybettiğimiz anda bu tür tek yanlı hukuksuzluklar her zaman olacak,” diyerek federasyon tezinin Kıbrıs Türk halkı için bir güvence sunmadığını savundu.

Işıksal, iki devletli çözümün sadece siyasi değil, aynı zamanda hukuki ve toplumsal güvenlik açısından da bir zorunluluk olduğunu ifade etti. “Bu tür saldırgan yaklaşımlar, Rum tarafının yayılmacı politikalarının önünde en büyük engelin iki devletli çözüm olduğunu bir kez daha ortaya koymuştur,” dedi.